Ebediyen var olsun, Yaşasın Cumhuriyet

Cumhuriyet Bayramı, bu sene çok daha farklı elbette.

Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere en büyük armağanı Cumhuriyetimizin 100 yaşına basmasına yalnızca sayılı saatler kaldı.

Milletçe bu büyük gün için coşkulu, heyecanlı ve umut doluyuz bundan hiç şüphem yok.

Başta devletin televizyonu olan bu milletin verdiği vergilerle ayakta duran TRT olmak üzere bazı kurumların, Gazze’deki savaş nedeniyle 100.Yıl kutlama programlarının ertelendiğini ve hatta iptal edildiğini duyurması hepimizi üzmüyor, hevesimizi kırmıyor değil!

Bu yetmezmiş gibi ünlü bir şarkıcının televizyon ekranlarında “’29 Ekim’de şöyle bir şey var, yani 100. yıl. O gün bizim için çok önemli bir gün. Cumhuriyetimiz ikinci yüzyıla girdi kurulduğundan beri. Evet, kutlanması lazım. Ama çok böyle şey çerçevesinde değil. Kutlamanın böyle, devletimizin 100. yıla girmesiyle ilgili olması lazım. Ben o gün sahnede de mesela Filistin’le ilgili ufak bir konuşma yapacağım. Çok böyle şey bir kutlama değil de.” şeklinde verdiği demeci izlediğinizde kalbi Cumhuriyet sevdası ile çarpan milyonlar gibi üzüldüğünüzün farkındayım elbet.

Cumhuriyet demek kadın hakları, eğitimde fırsat eşitliği, özgürlük, bağımsızlık demek ve toplumsal dayanışma demektir.

Başta devletin televizyonu bunu yaparsa toplumsal dayanışmadan, millik birlikten nasıl bahsedeceğiz?

İngilizlerin, “İki yıl yaşamaz” dedikleri Türkiye Cumhuriyeti, içeriden ve dışarıdan saldırılara rağmen, 100 yıldır yaşıyor ne mutlu ki!

Dünyada yüzüncü yılını idrak eden kaç rejim var soruyorum sizlere?

Osmanlı’da egemenlik, padişahta, ruhban sınıfında ve toprak ağasında idi. Cumhuriyet ise bu zümrelerden alıp egemenliği halkına verdi.

Türk milletinin tarih yolculuğundaki varoluş mücadelesi cumhuriyet ile taçlandı.

İşte bağımsızlık düşüncesi ile inşa edilen Türkiye Cumhuriyeti, istiklal mücadelemizi zafere ulaştıran birlik ve beraberlik ruhunun büyük eseriydi ve inanıyorum ki tüm bu engellemelere rağmen yüzyıllar boyunca bu şekil devam edecek.

Kimse unutmasın ki Cumhuriyet, çok kan ve gözyaşı dökülerek kazanılan bir İstiklal savaşıdır.

Atatürk gibi büyük bir devrimcinin halkı ile birlikte kazandığı askeri bir zaferdir.

Kim ne yaparsa yapsın bu gerçeği değiştiremeyeceği aşikardır.

Ülke içerisinde ve dışındaki tüm düşmanlara karşı alınan bu galibiyet tarihi tersine çevirmiş muazzam bir başarıdır.

Cumhuriyetin 100. Yılını kutlayacağımız bugünlerde hiçbir kurum ya da kişi bu coşkumuzu mutluluğumuzu gölgeleyemeyecektir.

Sevginin, insanlığın, barışın, aklın, bilimin, çağdaşlığın adı olan Cumhuriyeti daha nice yüzyıllarda yaşatmak bu topraklarda yaşayan her bir ferdin vatani görevidir.

Bu vesileyle 100. Yaşına giren 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun…

Ebediyen var olsun Cumhuriyet…