Müzisyen Özgür Kıyat, 25. sanat yılını Baba Sahne’de yapılan etkinlikle kutladı. Kıyat, gecede sahnelenen müzikal performans sonrası müzik dünyasının ülkemizdeki genel durumunu gazetemize değerlendirdi.
Anadolu ezgilerini Balkan enstrümanlarıyla yorumladığı türkü ve şarkılarıyla tanınan Özgür Kıyat, geçtiğimiz hafta 25. sanat yılını bir etkinlikle kutladı.
Baba Sahne’nin ev sahipliğini yaptığı etkinliğe sanat dünyasından isimlerin yansıra Emekli Amiraller davasında yargılanan E. Koramiral Atilla Kıyat, Kumpas davalarda yargılanan E. Orgeneral Ergin Saygun da geceye katıldı.
MÜZİK EMEKÇİLERİ UNUTULMASIN
Etkinlikte Aşık Veysel’den Mahsuni Şerif’e, Neşet Ertaş’tan Cem Karaca’ya Anadolu halk ozanlarını ve onların aileleriyle olan anılarını aktaran Özgür Kıyat, sanat dünyasının içinde bulunduğu genel durumu da gazetemize değerlendirdi. Kıyat, “Sanatçılar için ayakta kalmak çok zor oldu. Çünkü maalesef şu anki hükümet sanatla iç içe bir politika yapmıyor. Özellikle pandemi süreci çok zorluydu; enstrumanlarını satmak zorunda kalan arkadaşlarımız oldu. Hatta yaşamına son veren arkadaşlarımız oldu” şeklinde konuştu.
Etkinliğin yapıldığı Baba Sahne’nin kendisi için önemine dikkat çeken Kıyat, Ferhan Şensoy’un heykelinin olduğu bir sahnede benim için 25. yılı kutlamak çok büyük ayrıcalık” dedi.
Sanatçıların giderek toplumda değersizleştirildiği bir dönemde olduğumuzu belirten Kıyat, “Sırf istek şarkıyı çalmadığı için sahnede öldürülen müzisyenlerimiz oldu” diyerek şiddete uğrayan ve yaşamına son verilen müzisyenleri de anımsattı.
İLKELERİNDEN VAZGEÇMESİNLER
Müzik yapmanın günümüzde çeşitli zorluklar içerdiğini belirten Kıyat, özellikle umutsuzluğun hakim olduğu toplumda genç müzisyenlere ne söylersiniz sorusunu ise “25 yıldır sahneye çıkıyorum, özellikle sanatçılar evet dedikleriyle değil, hayır dedikleriyle büyürler. Dolayısıyla inandıklarından vazgeçmesinler, şartlar elbette çok zor. Müzik yapmak, sahnede olmak, orkestra kurmak çok maliyetli. Nefes almanın bile zorlaştığı dönemdeyiz ne yazık ki. Bu ülkenin çok değerli insanları var onların dahi 70 yaşından sonra değerleri biliniyor. Bunu göze alabiliyorlarsa ilkelerinden vazgeçmeden yollarında yürümeyi sürdürsünler” şeklinde yanıtladı.
Kıyat, Cumhuriyetin 100. yılında sanat yaşamının 25. yılının kesişmesini ise, “Rakamlara önem veren birisiyim. Deniz Gezmiş’in idam edilişinin 50. yılında CRR’de sahnedeydim. Çektiğim belgesel ile Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir’in ölümün 50. yılında Bodrum’daydım. Cumhuriyetin 100. yılında da 25. sanat yılımı kutlamak benim için ayrı bir mutluluk oldu” şeklinde değerlendirdi.
Fotoğraf: Nasuh Bektaş