Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, akademisyenleri ile mezunları, sanatçılar, gazeteciler ve yurttaşların katıldığı “Özgür, özerk ve demokratik üniversiteler için imza kampanyasına” 5 bin 465 kişi katıldı.
Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, çalışanları, mezunları, öğrencileri, öğrenci yakınları, bilim insanları, yazarlar, sanatçılar, gazeteciler ve her kesimden vatandaşların katıldığı “Özgür özerk ve demokratik üniversiteler için imza kampanyasına” 5465 kişi katıldı. Bu imzalara Boğaziçi İçin Mezunlar Girişimi’nin (BUİM) www.buim.org sitesinden ulaşmak mümkün. Ayrıca gazete ilanı verilerek de imzalar kamuoyu ile paylaşılacak.
29 Aralık 2023 tarihinde başlayan ve 5 Ocak 2024 tarihinde sonlandırılan, “Özgür Özerk ve Demokratik Üniversiteler İçin İmza Kampanyası”nın metninde, dördüncü yılına giren özgür ve özerk üniversite talebinin anayasal hak olduğuna vurgu yapıldı.
Metinde şu ifadelere yer verildi:
“Biz aşağıda imzası olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak; Boğaziçi Üniversitesi’ne yapılan müdahalenin üçüncü yılı dolarken direnen tüm akademisyen, öğrenci, mezun ve çalışanların yanında olduğumuzu belirtiyoruz. Özgür, özerk ve demokratik üniversite taleplerinin anayasal haklar olduğuna inanıyoruz. Demokratik yollarla dile getirilen Boğaziçi Üniversitesi direnişini meşru gördüğümüzü ve desteklediğimizi ifade ediyor, bu irademizi baskılara maruz kalan diğer tüm üniversite ve eğitim kurumları için de yineliyoruz.
Tüm Türkiye’de özgür, özerk, demokratik bir üniversite ideali gerçekleşene kadar Kabul Etmiyoruz, Vazgeçmiyoruz.”
Konuyla ilgili olarak üç yıldır mücadele eden akademisyenlerden Prof. Dr. Kuban Altınel şunları söyledi:
“Boğaziçi Üniversitesi tam üç yıldır direniyor. Akademisyenleriyle, çalışanlarıyla, öğrencileriyle, öğrenci yakınlarıyla ve mezunlarıyla birlikte yürütülen bu direniş, aslında Türkiye’de gerek akademinin gerekse bilimsel eğitimin gelmiş olduğu üzücü duruma karşı çıkması açısından her kesimden insanın ortak talebi olarak devam ediyor. Boğaziçi Üniversitesi üç yıldır süren sistematik çaba sonucunda yok olmanın eşiğine gelmiş durumda. Üniversiteler özgür ve özerk oldukları ölçüde başarılı olup, topluma yarar sağlarlar. Bugüne kadar yapılanları gözden geçirdiğimizde üniversiteyi zaptetmeyi amaçlayan bir siyasi projeyle karşı karşıya olduğumuzu görebiliyoruz.
Mücadelemizin toplumun bütün kesimlerinden destek görmesi umut verici. Bir hafta gibi kısa bir süre içinde 5465 imzaya ulaşılmış olmasını çok önemli buluyorum. Daha fazla bir zamanda daha yüksek sayılara ulaşılacağından eminim. 3 yıldır direnenlere anlamlı bir moral oldu bu destek. Yalnız olmadığımızı, bizim gibi düşünen binlerce kişi olduğunu görmek gelecek için umut verici. Destek veren herkese teşekkür ediyoruz. Özgür, özerk, demokratik üniversite talebimizi yinelemeye devam edeceğiz. Çünkü biliyoruz ki bilimsel bakış açısı bunu gerektiriyor. Ve tabii topluma karşı duyduğumuz sorumluluk…”