Avrupa Parlamentosu, yeni üyelerin Avrupa Birliği’ne uyum sürecine ilişkin kabul edilen raporunu yayımladı.
Avrupa Parlamentosu, AB’nin genişleme raporunu yayımladı. Raporda, yeni üyelerin uyum sürecine ilişkin “hazmetme kapasitesini sağlamak için uzun vadeli kurumsal ve mali reformlara ihtiyaç var” ifadesi kullanıldı.
56 lehte, 20 aleyhte ve 6 çekimser oyla kabul edilen ortak raporda, karar alma sürecinde oybirliği ile karar alınmasından vazgeçilerek daha hızlı karar alma sürecini daha etkili hale getirmenin gerekli olduğu vurgulandı.
Raporda, müzakere sürecindeki aday ülkelerin kademeli olarak ortak pazara dahil edilmeleri ve her bir aday ülke için katılım yol haritalarının çıkarılması ile zaman çizelgelerinin belirlenmesi kararı yer aldı.
AP milletvekilleri; gümrük birliği, ortak pazar, dört temel özgürlük, AB müktesebatı (Kural ve Kurumlar bütünü), tarım, rekabet ve ticaret politikaları için geniş bir ortak zemin alanının her zaman sağlanması gerektiğini belirtti. Milletvekilleri, ancak daha geniş bir politika alanında ilerlemek isteyen AB ülkelerine de izin verilmesini savundu.
AP milletvekilleri, Gümrük Birliği, ortak pazar ve dört temel özgürlük, temel sosyal müktesebat (kural ve kurumlar bütünü) ve tarım, rekabet ve ticaret politikaları için geniş bir ortak zemin alanının her zaman sağlanması gerektiğini, ancak daha geniş bir politika alanında ilerlemek isteyen AB ülkelerine de izin verilmesi gerektiğini belirtti.
RAPORTÖRLER DEĞERLENDİRDİ
Taslak raporun 26-29 Şubat 2024 tarihlerinde düzenlenecek kurulda masaya yatırılması beklenirken AB raportörlerinden Petras Austrevicius ve Pedro Silva Pereira, raporu değerlendirdi.
Raportör Austrevicius, rapora ilişkin şu ifadelerde bulundu:
“AB genişlemesi birleşik, güvenli ve barışçıl bir Avrupa’ya ulaşmak için tarihi bir fırsattır. Aday ülkelerle AB katılım müzakerelerini ilerletmenin tam zamanıdır. AB’yi güçlendirmek ve aday ülkelere verilen sözleri yerine getirmek için genişleme ile AB kurumsal ve karar alma reformlarının el ele gitmesi gereken ortak bir yaklaşım öneriyoruz”
Rapora ilişkin değerlendirmede bulunan Silva Pereira ise şöyle konuştu:
“Avrupa Parlamentosu’nun bu raporda verdiği siyasi mesaj açıktır: genişlemenin mümkün olabilmesi için aday ülkelerde önemli reformların yanı sıra Avrupa düzeyinde de kurumsal ve mali reformlara ihtiyacımız vardır, aksi takdirde AB yeni üyeleri bünyesine almaya hazır olmayacaktır. Genişlemiş ve 35 ya da daha fazla üye devlete sahip bir AB, 27 ülke için tasarlanmış mevcut kurallarla işleyemez. Genişleme konusunda ciddi olmak istiyorsak, Avrupa düzeyinde reformlara ihtiyaç olduğunu ve farklılaştırılmış entegrasyon gibi yaratıcı çözümlerin AB’nin kurumsal mimarisinin bir parçası olması gerektiğini kabul etmeliyiz”
HARİTA DİKKAT ÇEKTİ
Sosyal medya platformu X’te paylaşılan rapor, İsveç’in NATO’ya katılım protokolünün onaylanmasının uygun bulunduğuna dair kanun teklifinin, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilmesinin ardından dikkat çeken bir harita fotoğrafı ile paylaşıldı.
Enlargement: the EU needs a long-term political vision and institutional and financial reforms to ensure its capacity to absorb new members, according to Parliament’s foreign affairs committee.
Find out more: https://t.co/d1CGy2goZk pic.twitter.com/2pu0UYaihd
— European Parliament (@Europarl_EN) January 23, 2024
AB’nin yayımladığı 2023 Genişleme Paketi’nde yer alan Türkiye raporunda, “Türkiye, AB’nin kilit ortağı ve aday ülke olmaya devam ediyor” ifadesiyle başlamıştı.
Raporda, Türkiye’nin demokratik kurumlarının işleyişinde ciddi sorunlar olduğu ve demokratik gerilemenin devam ettiği belirtilmişti.
Türkiye’nin yargı alanındaki hazırlıklarının hâlâ başlangıç düzeyinde olduğu belirtilirken ve şu ifadeler yer almıştı:
“Türkiye’nin, yargı alanındaki hazırlıkları hala başlangıç düzeyindedir. Ciddi gerileme devam etmiş ve son yıllarda çıkarılan çeşitli yargı reformu paketlerine rağmen, yargı sistemindeki yapısal eksiklikler hala giderilmemiştir. Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) bazı kararlarını uygulamayı reddetmeye devam etmesi endişe kaynağı olmaya devam etmektedir. Yargının bağımsızlığını, tarafsızlığını ve niteliğini olumsuz etkileyen, yürütmenin hâkim ve savcılar üzerindeki usule aykırı etkisinin ve baskısının ortadan kaldırılması konusunda ilerleme kaydedilmemiştir. 2021 İnsan Hakları Eylem Planı (İHEP) ve 2019 Yargı Reformu Stratejisi’nin (YRS) uygulanmasına devam edilmiştir ancak bu belgelerde öngörülen faaliyetler, Avrupa Komisyonunun önceki raporlarında tespit edilen yapısal sorunları ve meseleleri ele almakta yetersiz kalmıştır. Hâkim ve savcıların mesleğe alınmasında ve terfisinde nesnel, liyakate dayalı, yeknesak ve önceden belirlenmiş kriterlerin bulunmaması hâlâ endişe kaynağıdır”
Raporda ayrıca; yolsuzlukla mücadele, ifade özgürlüğü, ekonomide uyum, dış politika, deprem sonrası güneydoğu ve sınır ötesi operasyonlar konularına değinilmişti.
AB, 14-15 Aralık’taki liderler zirvesinde Türkiye konusunu pas geçerek AB-Türkiye ilişkilerinin geleceği ile ilgili kararın 2024 yılına ertelenmesine sebep olmuştu.