Lezita, İzmir’in Kemalpaşa ilçesindeki Lezita Fabrikasında çalışan Öz Gıda İş Sendikası üyesi işçilerin grevine ilişkin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından grev kırıcılığı ve greve çıkan işçilerin yerine işçi alındığı iddiasıyla denetimler yapıldığını, böyle bir durumun olmadığının Bakanlık müfettişleri tarafından da teyit edildiğini bildirdi.
Abalıoğlu Grubuna ait Lezita’da, işverenin toplu sözleşme masasına oturmaması üzerine greve giden işçiler 45 gündür hakları için direniyor.
Lezita, İzmir’in Kemalpaşa ilçesindeki Lezita Fabrikasında çalışan Öz Gıda İş Sendikası üyesi işçilerin grevine ilişkin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından grev kırıcılığı ve greve çıkan işçilerin yerine işçi alındığı iddiasıyla denetimler yapıldığını, böyle bir durumun olmadığının Bakanlık müfettişleri tarafından da teyit edildiğini bildirdi.
Lezita’dan yapılan açıklamada, grev kararından sonra yaklaşık 3 bin 500 çalışanın 168’inin işbaşı yapmadığı, 3 bin 300 çalışanın ise çalışmaya devam ettiği kaydedildi.
Hukuka ve kanunlara uygun hareket ettiğini iddia eden şirketin, greve çıkan işçilerin yaptıkları işleri yerine getirmesi için hiç kimseyi istihdam etmediğini söyleyerek, “11 Mart 2024’te ve devam eden tarihlerde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından grev kırıcılığı ve greve çıkan işçilerin yerine işçi alındığı iddiasıyla denetimler yapılmış, ancak böyle bir durumun olmadığı Bakanlık müfettişleri tarafından da teyit edilmiştir. Bu husus, resmi tutanaklarla sabittir. Mevcut durumda, greve çıkmamış olan ancak bir sebepten dolayı istifa eden, emeklilik, evlilik vb. haklı sebeplerle işten ayrılan 69 çalışanımız yerine ise 55 çalışan alınmıştır. Bu durum da resmi kayıtlara bakılarak teyit edilebilir” ifadeleri kullanıldı.
37 YABANCI UYRUKLU İŞÇİ ALINMIŞ
Şirkette 37 yabancı uyruklu işçinin istihdam edildiği, bu rakamın toplam iş gücünün sadece yüzde 1’ine tekabül ettiği belirtilen açıklamada, yüzde yüz yerli ve milli şirket olarak yerel kaynakların kullanılmasının birincil öncelik olduğu dile getirildi.
Üretimdeki iş gücü gereksinimlerini dikkate alarak devam eden çalışan bulma çabalarının, fabrikanın bulunduğu konum sebebiyle yetersiz kalabildiği, bu noktada üretimin devamlılığını sağlamak amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Uluslararası İş Gücü Genel Müdürlüğü onaylı yabancı iş gücü kaynağının alternatif olarak değerlendirildiği, bu uygulamanın sektördeki diğer şirketlerin de başvurduğu bir yöntem olduğu ifade edildi.