Rapor: Zengezur Koridoru’nda güç mücadelesi

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden Doktora öğrencisi Vusal Hasanzadeh tarafından 12 Aralık 2023 tarihinde 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü’nde “Zengezur Koridoru’nda Güç Mücadelesi” başlıklı özel rapor yayınlandı.

Rapor: Zengezur Koridoru’nda güç mücadelesi
REKLAM ALANI
Yayınlama: 19.12.2023
A+
A-

Raporun ana odak noktası günümüzdeki süreçte bölgesel ve küresel bazı uluslararası aktörlerin Zengezur Koridoru’na bakışı olmakla birlikte raporda ‘koridorun jeopolitik önemi ve süreç ile ilgili son gelişmeler, Ermenistan’ın yeni müttefik arayışları ve silahlanması, Azerbaycan-Ermenistan arasında nihai barış anlaşmasının imzalanması için devam eden süreç, Ermenistan topraklarında faaliyete geçen ve bölgeyi tehlike altına sokma potansiyeli taşıyan Ermeni terör örgütleri’ gibi meseleler de yer aldı.

Raporda, Zengezur Koridoru’nun küresel ve bölgesel aktörlerin odağında olduğunu vurgulayan yazar koridorun gerçekleşmesi durumunda bugün Çin’den Avrupa’ya uzanan ve merkezinde Türk dünyasının da büyük oranda yer aldığı Orta Koridor ulaşım yolunda önemli yere sahip olacağını vurguladı ve bu durum, “Zengezur Koridoru’nun açılması hem yeni bir rota oluşturacak hem de Azerbaycan’ın Batı’ya ulaşımını çeşitlendirecek; Gürcistan güzergahı zorunluluğunu kaldıracaktır” şeklinde açıklandı. Ayrıca Zengezur Koridoru’nun Türk Dünyası Birliği için neden önemli olduğu da tarihsel olarak anlatıldı.

Öte yandan raporda, Zengezur Koridoru’na dair son gelişmeler ele alınırken “Azerbaycan’ın Zengezur Koridoru projesini tamamıyla rafa kaldırdığı” iddialarının doğru olmadığı, Azerbaycan ve İran’ın Ekim ayında yaptığı anlaşma ile yapacağı yeni yolun Zengezur Koridoru’na paralel bir yol olduğunu ve Ermenistan’ın Zengezur Koridoru için adım atmaması sonrasında Azerbaycan’ın bu hamle ile Ermenistan’a mesaj verdiği ve ayrıca Zengezur Koridoru üzerinde Azerbaycan ve Türkiye’nin faaliyetlerini devam ettirdiği vurgulandı.

KORİDOR AÇILACAK MI?

Raporda, “Azerbaycan’ın Ermenistan’ı işgal edeceği” iddiaları hakkında Hasanzadeh, Azerbaycan devlet yetkililerinin resmi açıklamalarına vurgu yaparak Azerbaycan’ın böyle bir planının olmadığının altını çizdi.

Yazar, bu iddiaların Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in 20 Nisan 2021 tarihindeki konuşmasında dile getirdiği “Zengezur Koridoru’nu açacağız Ermenistan istese de istemese de. İstese daha kolay halledeceğiz, istemese zorla halledeceğiz” ifadeleri üzerinden öne sürüldüğünü vurguladı, ancak buna cevap olarak, “Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in 20 Nisan 2021 tarihinde yaptığı konuşmada vurguladığı konu Zengezur Koridoru’nun açılması üzerinedir. Dikkat edilirse açıklamada Zengezur topraklarını işgal etmek veya ele geçirmek gibi bir ifade yer almamaktadır” diye belirtti.

Ermenistan’ın Azerbaycan’ın 8 köyünü hala işgal altında tuttuğunu belirten Hasanzadeh Ermenistan’da faaliyetini tekrar artıran Ermeni terör örgütleri ASALA ve VOMA hakkında “bu terör örgütlerinin bölgede güç sahibi olmak isteyen bazı güç odaklarının eline geçme ihtimali de bölge güvenliği açısından büyük tehdit taşımaktadır” değerlendirmesinde bulundu.

Yazar bu terör örgütlerinin Zengezur üzerinden Azerbaycan’a olası terör saldırıları gerçekleştirmesi durumunda Ermenistan’ın adım atmaması veya bu terör örgütlerini desteklemesi yada bu terör örgütlerini engelleme konusunda başarısız olması durumunda “Azerbaycan’ın uluslararası hukuk çerçevesinde meşru müdafaa hakkını kullanarak bu bölgeye askeri operasyon yapmasına sebep olabilir” diye belirtti.

MEŞRU MÜDAFAA HAKKI

Rapor, şöyle devam etti: “Bu terör örgütlerinin Zengezur bölgesi üzerinden Azerbaycan’a olası terör saldırıları yapması ve bunun karşısında Ermenistan’ın hiçbir adım atmaması veya olası bir şekilde bu terör örgütlerini desteklemesi Azerbaycan’ın uluslararası hukuk çerçevesinde meşru müdafaa hakkını kullanarak bu bölgeye askeri operasyon yapmasına sebep olabilir. Ayrıca bugün Ermenistan’da yaşanan küresel ve bölgesel güç odaklarının mücadelesi sonrasında Ermenistan’da olası bir iç karışıklık veya iç savaş şartlarında terör örgütlerinin Zengezur bölgesi üzerinden Azerbaycan’a saldırı yapması sonrası Ermenistan devletinin bunu engelleyememesi veya bu terör örgütlerine karşı başarısız olma durumunda da Azerbaycan’ın uluslararası hukuk çerçevesinde meşru müdafaa hakkını kullanarak bu bölgeye askeri operasyon yapması söz konusu olabilir.” 

Raporda, Ermenistan’ın son aylarda Rusya ile ilişkilerinin  kırılgan hale gelmesiyle yeni güvenlik ortaklıkları arayışına girdiği ve bu bağlamda Doğu’da Hindistan ve İran, Batı’da ise ABD, Fransa, Kanada, Almanya ve Birleşik Krallık ile ilişkilerini artırmayı hedeflediğini ve Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ile de ilişkilerini güçlendirdiğini vurgulandı.

Ermenistan-Yunanistan-GKRY arasında hem II. Karabağ Savaşı döneminde, hem de günümüze kadarki süreçte işbirliğinin arttığını vurgulayan Hasanzadeh Ermeni-Rum lobisinin hem ABD hem AB hem de Rusya’da aktif olduğunu belirterek “Batı’nın Azerbaycan’a yönelik baskısının sebeplerinden biri de Azerbaycan’ın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tanıma olasılığıdır” değerlendirmesinde bulundu.

Yazar ayrıca Ermenistan’ın büyük oranda Rusya’ya bağımlı olduğunu belirtirken “Ermenistan hükûmetinin Batı ile Rusya arasında denge kuramaması durumunda Ermenistan’da olası bir iç karışıklık ve iç savaş mümkündür” tespitinde bulundu.

Yazar raporda ayrıca ABD, Avrupa Birliği (AB), Rusya Federasyonu, İran İslam Cumhuriyeti, Gürcistan ve Ermenistan’ın Zengezur Koridoru’na bakışını ele aldı.

Yazar bu çerçevede, AB’nin, anti terör operasyonu sonrası Azerbaycan’a karşıtı pozisyonda bulunduğunu ancak Rusya-Ukrayna savaşı sonrası AB’nin enerji krizinde alternatif pazar olarak Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan’a yönelmesi, Azerbaycan’ın AB üyesi olan İtalya, Macaristan ve bazı Balkan ülkeleri ile önemli işbirliğinin olması AB’nin Azerbaycan karşıtı adımlar atmasının engelleyecek faktörler olduğunu belirtti.

YEREL VE BÖLGESEL GÜÇLERİN TUTUMU

Öte yandan, Rusya tarafının, koridorun güvenliğini sağlama talebinde oldukları ve bunu da Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya arasındaki üçlü anlaşmalara dayandırdıklarını ifade eden yazar, Rusya’nın bu konuda başarısız olması halinde “büyük prestij kaybı” yaşayacağını ve “Ermenistan’ın üzerinde ABD ve AB’nin ağırlığının artacağını”  belirtti.

İran’ın hem II. Karabağ Savaşı sonrası, hem Azerbaycan’ın 19 Eylül 2023 tarihinde anti terör operasyon sonrası da Zengezur Koridoru’na karşı çıktığı ve bazı İran devlet yetkilileri tarafından Azerbaycan ve Türkiye’nin zaman zaman hedef alındığı ifade edildi ve İran’ın koridor hakkındaki endişeleri ele alındı.

Gürcistan’ın Zengezur Koridoru’na bakışını inceledikten sonra yazar “Zengezur Koridoru’nun açılması durumunda, Gürcistan’ın transit öneminin kesin bir şekilde düşeceğini söylemek mümkün değildir” değerlendirmesinde bulundu.

Gürcistan’ın Ermenistan’ı desteklemesi veya Batı’yı bölgeye sokma çabalarının bölgeyi tehlikeye atacağı vurgulayan Hasanzadeh Gürcistan’ın kendi toprağı olan Cavaheti bölgesinde Ermenilerin tarihsel süreçte ayrılıkçı adımlar attığını ve buradan Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattı, Bakü-Tiflis-Erzurum doğal gaz boru hattı ve Bakü-Tiflis-Kars demiryolunun geçtiğinin altını çizdi. Ermenistan’ın  6 Ekim 2023’te “Barış Kavşağı” projesini sunması ile koridorun güvenliğinin Rusya tarafından değil kendisi tarafından sağlamak için adımlar atmayı hedeflediğini belirtti.

Sonuç kısmında ise yazar Ermenistan’ın Türkiye ile ilişkilerini normalleştirmesi ve Azerbaycan ile barış anlaşması yapması gerektiğini ve “Günümüzdeki süreç 2024 yılında Zengezur Koridoru’nun gündemde yer alacak önemli konulardan biri olacağını göstermektedir” şeklinde tarif ederken koridorun tesis edilmesi sonrası Orta Koridor’da yer alan Türk Devletlerinin uluslararası arenadaki konumunu daha da güçleneceğini ve Zengezur Koridoru meselesinde Türk Devletlerinin ortak hareket etmesi gerektiğini vurguladı.

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.